Akdeniz, mutsuz bir coğrafyaya dönüşebilir

İklim değişikliği kentleri değiştiriyor. Özellikle denize kıyısı olan yerlerde tehdit giderek büyüyor. Denizlerin kirletilmemesi gerektiğine dikkat çeken ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyeleri, bu kapsamda Mersin’i de iklim değişimi konusunda uyardı.

ODTÜ Deniz Bilimle­ri Enstitüsü Öğre­tim Üyeleri Mersin’i denizlerin kirletilmemesi ve iklim değişimi konusun­da uyardı. Kentin iklim deği­şimine iyi hazırlanmaması, ekosistemini sağlıklı koru­yamaması, sektörlerdeki fa­aliyetlerin iyi yönetememe­si durumunda Akdeniz’in sürekli ekolojik krizlerle ya­şamak zorunda kalan mut­suz bir coğrafyaya dönüşece­ği vurgulandı.

“Bölgemizi ko­rumak adına hepimizin daha fazlasını yapabileceğine ina­nıyoruz” diyen MTSO Yöne­tim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır ise kent dinamik­lerini Akdeniz’in sunduğu eş­siz doğal kaynakları hep bir­likte korumaya davet etti.

Yeşil Diplomasisi Haftası çerçevesinde hayata geçiri­len Küresel Farkındalık Giri­şimi Sahil Temizleme Kam­panyası (EU Beach Cleanup) kapsamında Mersin Tica­ret ve Sanayi Odası (MTSO) AB Bilgi Merkezi farkındalık çalışmaları yürütüldü. OD­TÜ Deniz Bilimleri Enstitü­sü ve Mersin Büyükşehir Be­lediyesi işbirliğiyle düzenle­nen etkinlikler kapsamında Çamlıbel Balıkçı Barınağı’n­da deniz temizliği gerçekleş­ti ve belgesel film hazırlandı. Deniz kirliliğinin nedenleri ve çözümü noktasında yapıl­ması gerekenler kamuoyuyla paylaşılarak farkındalık oluş­turuldu.

Hazırlanan belgesel­de AB Sahil Temizleme Kam­panyasının plastik kirliliğini, denizin çöplerini azaltma ve önleme çabalarını vurgulayan küresel bir kampanya olduğu­nu kaydeden MTSO Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Sefa Çakır, deniz çöplerinin küre­sel bir sorun olduğuna dikkat çekti. AB’nin ve Türkiye’nin deniz sınırlarını paylaştığını ve benzer çevresel zorluklar­la karşı karşıya kalındığını ha­tırlatan Çakır, bu nedenle çö­zümün de birlikte üretilmesi gerektiğini söyledi.

Denizlerimiz büyük tehdit altında

Çakır’ın ardından ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsü Öğretim Üyeleri değerlen­dirmelerde bulundu. Deniz kirliliğini etkileyen çok sa­yıda faktör olduğuna deği­nen Dr. Korhan Özkan, ne­hir kenarlarındaki ekosiste­min tahrip olmasının bunda önemli rol oynadığını ha­tırlattı. Bu tahribatın besin emisyonlarını etkilediği­ni kaydeden Özkan, kıyılara gelen her türlü kirliliğin yü­kü artırdığını söyledi.

Prof. Dr. Barış Salihoğlu Akdeniz havzasının dünyadaki iklim değişiminden en fazla etki­lenecek üç havzadan biri ol­duğunu dile getirirken Dr. Mustafa Mantıkçı bunun ana sebeplerinden biri olarak Seyhan ve Ceyhan nehirle­riyle diğer küçük nehirlerin Mersin Körfezine dökülmesi­ni gösterdi. Mantıkçı, “Adana ve Mersin’den gelen endüst­riyel atıklar, evsel atıklar ve aynı zamanda Çukurova'nın gübrelemeden kaynaklanan tarımsal yükün sularla nehir­ler aracılığıyla denize gelme­siyle denizlerimiz büyük teh­dit altında” dedi.

“Çözüm var, umut da var”

Çözüm noktasında değinen Mersin Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Bülent Halisdemir ise sözlerine MTSO AB Bilgi Merkezi’nin başlattığı projenin çok değerli olduğunu belirterek başladı. En büyük arzularının farkındalık oluşması ve vatandaşların denizleri korumak üzere gerçek anlamda çalışma yapması olduğunu kaydeden Halisdemir, “Biz de MTSO da diğer kurumlar da elinden geleni yapıyor.

Bu sorunu hep birlikte çözmek zorundayız” ifadelerini kullandı. Ardından büyükşehir belediyesi olarak yürüttükleri çalışmalara değinen Halisdemir şu bilgileri verdi: “Biz Mersin Büyükşehir Belediyesi olarak bu yıl elektronik gemi denetleme sistemi kurduk. Mersin'de Seyhan Nehri'nden Çeşmeli Irmağı’na kadar yaklaşık 53,5 kilometrelik bir alanı kameralarla donattık. Bunlar gece görüşü olan, termal özelliklere sahip çok özel kameralar.

Bunlarla ilimize gelen ticari gemilerin meydana getirdiği illegal atıkların önüne geçmeye çalışıyoruz. Ve bununla ilgili idari yaptırımlar uyguluyoruz."