29 kişinin öldüğü gece kulübü yangınına ilişkin davada yeni gelişme

İstanbul 33. Ağır Ceza Mahkemesince, Marmara Cezaevi'nin karşısındaki salonda görülen duruşmada, 5 tutuklu sanık, bazı tutuksuz sanıklar ve avukatları hazır bulundu.

Müştekiler, avukatları ve izleyicilerin de katıldığı duruşmaya bazı müştekiler, bulundukları şehirlerdeki adliyelerden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla bağlandı.

Savunmasını yapması için söz verilen tutuksuz sanıklardan eski Beşiktaş Belediyesi Başkan Yardımcısı Ahmet Koray Bayraktaroğlu, yangında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yakınlarına ise sabır dileyerek, başkan yardımcısı olarak görevinin ruhsat talepleri sonrası denetim müdürlüğünün işlerini yapıp yapmadığını kontrol etmek olduğunu ifade etti.

2007 yılında verilen ruhsatın hukuka uygun olduğunu savunan Bayraktaroğlu, "Ruhsatın verilmesinden yaklaşık 8 ay sonra kendi isteğimle emekli olarak belediyeden ayrıldım. Söz konusu yere bildiğim kadarıyla bizim verdiğimiz ruhsattan sonra 4 kez daha ruhsat verilmiştir. Her verilen ruhsat önceki verilen ruhsatı ortadan kaldırır. Bu olaya sebep verecek herhangi bir davranışım söz konusu değildir." ifadelerini kullandı.

BAYRAKTAROĞLU, BERAATİNE KARAR VERİLMESİNİ İSTEDİ

İtfaiye Çavuşu sanık Fazlı Yavuz ise yazdığı raporun 2002 yılı yönetmeliğine göre uygun ve doğru olduğunu, İtfaiyenin bir kez denetime gittiğini, ikinci kez gitme yetkisinin olmadığını kaydederek, beraatini talep etti.

Eski İtfaiye Teknik Müdür Yardımcısı sanık Şükrü Öztürk, 1982-2014 yılları arasında itfaiyede çalıştığını belirterek, "Raporun içeriğini okudum, müdür yerinde olmadığı için müdür yerine imza attım. 2006 yılında o günkü şartlara göre itfaiye, eksiklik var mı yok mu diye bakmaya gider. Ben hiçbir zaman iş yerine gitmedim. Ruhsatın yenilenmesi görev alanımızın dışındadır." dedi.

Belediyede çalışan kamu görevlisi sanık Lalehan Taşdelen Başkaya ise 2017-2019 yılları arasında Beşiktaş Belediyesi'nde görev yaptığını dile getirerek, "Herhangi bir imza sorumluluğum yoktur. Denetim yetkim yok, en alt kademede görev yapmaktayım. 2018'de verilen ruhsat devir ruhsatıdır. Mekan denetleme yetkim yok. Oluşan elim kazada herhangi bir dahlim ve suçum yok." diye konuştu.

Duruşmada söz verilen müşteki aileler de de sanıklardan şikayetçi olduklarını ifade etti.

Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, sanıklardan Fatma Dörtgül'ün tutuklanmasını talep etti. Ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklanması talebini reddetti.

Tutuklu 5 sanığın bu hallerinin devamına karar veren heyet, eksikliklerin giderilmesi için duruşmayı 9 Aralık'a erteledi.

İDDİANAMEDEN

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede 29 kişi "maktul", 27 kişi "müşteki", 9 kişi ise "sanık" sıfatıyla yer alıyor.

İddianamede, 2 Nisan'da saat 12.35 sıralarında "Masquerade" isimli iş yerinde yangın çıktığına ilişkin ihbar üzerine itfaiye ve sağlık ekiplerinin sevk edildiği, itfaiye görevlilerinin içeride mahsur kalan kişileri dışarıya çıkardığı belirtilerek, yangında 29 kişinin hayatını kaybettiği anlatılıyor.

Müşteki şüpheli Ercan Erkan, dumandan etkilenen Usamettin Yıldırım ile Gülden Taşpınar'ın yangında yaralandığı kaydedilen iddianamede, savcılık ve bilirkişi heyetinin olay yerinde yaptığı çalışma neticesinde gece kulübü işletmesinin sahiplerinin Şahzade Şekergümüş, Fatma Dörtgül ile Mehmet Memduh Ceylan, mesul müdürünün ise İsmet Şen olduğunun belirlendiği aktarılıyor.

Soruşturma kapsamında gözaltına alınan ve kusurlu bulunan 7 kişi ile Sibel Çelik'in tutuklandığı ancak Çelik'in tutukluluğuna itiraz sonrası tahliye edildiği belirtilen iddianamede, olaya ilişkin yangın raporuna da yer veriliyor.

Rapora göre, yangının söndürülmesi sonrası yapılan incelemede, işletmenin mal kabul bölümü girişine göre yaklaşık 15 metre mesafede yanmaya dayalı ağır tahribat ve deformasyonun oluştuğu, bu alandaki detaylı incelemede tadilat amacıyla kullanılan ve prize takılı halde bulunan elektrikli kaynak makinesi, elektrikli metal kesme motoru gibi elektrikli el aletleri ile çeşitli sayıda sanayi tipi oksijen tüplerinin bulunduğunun gözlendiği anlatılıyor.

İddianamede, iş yerinde acil durum aydınlatmaları ile yönlendirme levhalarının bulunmadığının, mevcut sprinkler söndürme sistemi ve yangın dolaplarının çalışmadığının tespit edildiği vurgulanarak, itfaiye ekiplerince yangının söndürülmesi sonrası gece kulübünün çeşitli noktalarında hareketsiz yatan kişilerin bulunduğu belirtiliyor.

İddianamede, mevcut söndürme sistemi ve yangın dolaplarının çalışmaması ile acil durum aydınlatmaları ve yönlendirme levhalarının olmaması tespitlerinin birlikte değerlendirilmesi neticesinde, elektrikli kaynak makinesi kullanılmak suretiyle kolay yanıcı nitelikteki malzemeleri barındıran tadilat işleminin yapıldığı gece kulübünde yangının öngörülebilir olduğu kaydedilerek, "Ancak şüpheliler tarafından özen yükümlülüğüne aykırı davranılmak suretiyle öngörülebilecek ancak istenmeyen neticenin gerçekleşmesine iradi hareketle sebebiyet verildiği ve bu haliyle şüphelilere isnat edilen eylemin bilinçli taksir boyutunda manevi unsur içerdiği yönünde tarafımızda kanaat hasıl olmuştur." değerlendirmesinde bulunuluyor.

Sanıklar Kahraman Erdem, Çağatay Altunel, Şahzade Şekergümüş, Fatma Dörtgül, Mehmet Memduh Ceylan, İsmet Şen, Dursun Çelik, Sibel Çelik ve İbrahim Bildirici'nin "bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak" suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.

Birleştirilen dosya kapsamında sanıklar Beşiktaş Belediyesi başkan yardımcıları Ali Rıza Yılmaz, Ahmet Koray Bayraktaroğlu, Yasemin Saral, Ahmet Mithat Şermet, İtfaiye Çavuşu Fazlı Yavuz, eski İtfaiye Zabıta Amiri Numan Bulburu, eski İtfaiye Müdür Yardımcısı Tuncay Akdağ, eski İtfaiye Teknik Müdür Yardımcısı Şükrü Öztürk, belediyede çalışan kamu görevlileri Feridun Tayfun Erelmas, Lalehan Taşdelen Başkaya, Nilüfer Oğuz, Rahşan Tekin Ölmez ve Uğur Türkyılmaz hakkında ise "görevi kötüye kullanma" ve "taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma" suçlarından 2 yıl 6'şar aydan 17'şer yıla kadar hapis cezası isteniyor.