19 kişinin öldüğü binanın müteahhidi ve şikayetçiler, usulsüz tadilat yaptıran fırıncıyı suçladı: ‘Bir gün deprem olursa bu apartman yıkılacak’ derlerdi

19 kişinin öldüğü binanın müteahhidi ve şikayetçiler, usulsüz tadilat yaptıran fırıncıyı suçladı: 'Bir gün deprem olursa bu apartman yıkılacak' derlerdi

Kahramanmaraş’ta depremde yıkılan, 19 kişinin öldüğü, 20 kişinin de yaralandığı, zemin katında bulunan fırında usulsüz tadilat yapıldığı mahkeme ve belediye tarafından tespit edilen Fazilet Apartmanı A blokuna yönelik açılan davanın ilk duruşmasında hem binanın müteahhidi tutuksuz sanık Mahmut Oktay Hartavi (63) hem de yakınlarını kaybedenler, fırının işletmecisi firari sanıklar Akın (78) ve Ferihan Yağcı (78) çiftini suçladı. Depremde anne ve babasını kaybeden Mehmet Kaan Çimen, “O kadar çok usulsüzlük vardı ki anlatılmaz. Arka tarafı kırıp kapı ve pencereler açtırdı. 2-3 haftada TIR’la un geliyordu. A ve B Blok’ta laf arasında ‘Bir gün deprem olursa bu apartman yıkılacak’ derlerdi” diye konuştu.

Mimar Sinan Mahallesi’ndeki 2 bloklu Fazilet Apartmanı’nın A bloğu, 6 Şubat’ta meydana gelen ilk depremde yıkıldı. Binada yaşayanların 19’u hayatını kaybederken, 20 kişi enkazdan yaralı çıkarıldı. Binanın yıkılmasıyla ilgili başlatılan soruşturmada, zemin katta fırının usulsüz tadilatlar yaptığı iddiasıyla bina sakinlerinin şikayeti üzerine Kahramanmaraş Belediyesi’nin 2013’te fırını mühürlediği, aynı yıl binada oturanlara can güvenlikleri olmadığı binayı boşaltmaları içi yazı gönderdiği belirlendi. Kahramanmaraş 1’nci Sulh Hukuk Mahkemesi’nde dava açıldığı ve mahkemenin 16 Nisan 2019 tarihinde tadilatların binayı zayıflattığının tespit edildiği ve tadilatların güçlendirme projesi ile yapılması gerektiğine karar verdiği tespit edildi. Fırın işletmecileri Akın Yağcı ve eşi Ferihan Yağcı hakkında gözaltı kararı verildi ancak adreslerinde bulunamadı. Bunun üzerine fırıncı çift hakkında yakalama kararı çıkartıldı.

Bilirkişi raporunu kabul etmedi

Soruşturma sonunda binanın hem müteahhidi, statik proje müellifi ve fenni mesulü olan Mahmut Oktay Hartavi ile zemin katta fırının işletmecileri Akın Yağcı ve eşi Ferihan Yağcı hakkında ‘Bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma’ suçundan 22 yıl 6’şar aya kadar hapis istemiyle Kahramanmaraş 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı. Davanın ilk duruşmasına başka suçtan tutuklu olan tutuksuz Mahmut Oktay Hartavi, taraf avukatları, tanıklar ve ölenlerin yakınları katıldı. Duruşmada ilk olarak Hartavi savunma yaptı. Suçlamaları reddeden Hartavi, bilirkişi raporunu kabul etmediğini söyledi. Her şeyi o dönem yürürlükte olan yönetmeliklere uygun olarak yaptığını, A ve B blokun aynı dönem yapıldığını ve her ikisinde de aynı malzemenin kullanıldığını kaydeden Hartavi, şunları söyledi:

“1975 yılı yönetmeliğine göre Kahramanmaraş 2’nci deprem bölgesiydi ve projeyi yönetmeliğe göre hazırladım. Projem hem inşaat mühendisleri odasından hem de belediye tarafından incelenip onaylandı. Statik projeyi hazırlarken hesaplamalar fırına göre yapılmadı. İddianamede binanın altında faaliyet gösteren yapının Akın Ekmek Unlu Malulleri’nde tadilat yapıldığından dolayı Kahramanmaraş 1’nci Sulh Hukuk Mahkemesi’ne başvurdukları, mahkemenin 2019’da yapılan tadilatların güçlendirme projesi ile yapılması gerektiğinden bu haliyle tadilatların binayı zayıflattığının tespit edildiği ifade edilmektedir. Güçlendirme projesiyle ilgili bir iki örnek vereceğim. Trabzon Caddesi’ndeki LcWaikiki binası deprem öncesi güçlendirme yapıldı, biliyorsunuz ilk depremde yıkılmadı. Aynı şekilde Belli Oteli’nde deprem öncesi güçlendirme yapılmıştı yine depremde ağır hasarlı olmakla birlikte yıkılmadı. Şekerbank’ın olduğu emek iş hanında yine güçlendirme yapılmıştı, bina yıkılmadan depremi atlattı. Son olarak Beyzade Sokak’ta Efes Oteli’nde güçlendirme yapıldı ve yaşadığımız asrın felaketi denilen bu büyüklükteki depremde yıkım olmadan ilk depremi atlatabildi.”

"Bir gün deprem olursa bu apartman yıkılacak derlerdi"

Firari olan Akın Yağcı ve Ferihan Yağcı duruşmaya katılmadığı için ölenlerin yakınlarına söz hakkı verildi. Binada anne ve babasını kaybeden Mehmet Kaan Çimen, zemin kattaki fırında sürekli tadilatların yapıldığını ve apartmandaki herkesin fırından şikayetçi olduğunu söyledi. Çimen, “O kadar çok usulsüzlük vardı ki anlatılmaz. Arka tarafı kırıp kapı ve pencereler açtırdı. 2-3 haftada TIR’la un geliyor. A ve B Blok’ta laf arasında ‘Bir gün deprem olursa bu apartman yıkılacak’ derlerdi. Bunu babam da komşularımız da dedi. Laf arasında herkes fırınla ilgili bunu söylemişken bir deprem oluyor, Oktay Beyin söylediği gibi aynı malzemeler, aynı yılda aynı yönetmeliğe göre yapılan iki blok, o iki bloktan hep ‘Yıkılacak’ diye konuşulan fırının altında olduğu bloka yıkılıyor” diye konuştu.

Ayşenur Tekin de sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, “Fırında tadilatlar yıllardır hiç bitmedi. Bina zaten ilk depremde 10-15 saniye içinde yıkıldı. Bina hiçbir salınım yapmadan tak tak şeklinde yıkıldı, yani sallanma yaşamadık” dedi.

"Blokta çatlak dahi görmedik"

Binada yakınlarını kaybedenlerden Nurettin Çağdaş Çakmak da fırında birçok usulsüz tadilatların yapıldığını belirterek, “Bu bina aynı zamanda aynı malzemelerle yapıldı. Biz deprem sonrasında enkazın üzerine çıktığımız zaman B blokta çatlak dahi göremedik ve cenazelerimizi oradan indirip çıkardık. Yani bir sıkıntı varsa bunun yapısal mimariyle alakalı olduğunu düşünmüyorum, eğer öyle bir şey olsaydı bırakın içine girmeyi, yanından bile korkarak geçerdik. Akın Bey, fırının borusunu, kapıcı dairesindeki kirişi kırarak çıkarmış ve bunu herkesten saklamış. Biz bunu yıkımdan sonraki fotoğraflardan tespit ettik” diye konuştu.

"Can güvenliğiniz yok boşlatın diye yazı göndermişler"

Gülay Sevinç Kahveci de sanıkların cezalandırılmasını talep ederek, “Sanırım babamın yaptığı başvuru üzerine Kahramanmaraş Belediyesi’nden 10 Haziran 2013 tarihli bir yazı gelmiş ve imara aykırı yapılan usulsüzlüklerin belediye tarafından düzeltileceği ancak bunun yapılabilmesi için evi boşaltması gerektiği, ‘Can güvenliğiniz yok boşaltın’ diye 27 Haziran 2013 tadilat yapılacağını söylemiş. Biz bu yazıyı tesadüfen enkazda bulduk” dedi.

Avukatların da savunmalarını yapmalarının ardından duruşma 24 Ekim’e ertelendi.