🤲 CUMA HUTBESİ DİYANET PDF | 11 Ekim Cuma hutbesi konusu, DİNLE, PDF İNDİR

Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından her hafta Cuma günleri belirlenerek mescitlerde okutulan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu muhakkak oldu. İslam dininde Cuma namazı öncesi cemaate hitap edilen kısa bir vaaz niteliğindeki Cuma hutbesini merak edenler, '11 Ekim Cuma hutbesi, konusu, PDF İNDİR' sorgulamaları yapıyor. İşte 11 Ekim 2024 Cuma hutbesi ayrıntıları...

CUMA HUTBESİ DİYANET 11 EKİM 🤲 Diyanet İşleri Başkanlığı'nca konusu belirlenerek cumaya gelen Müminlere cami minberinden okunan Cuma hutbesinin bu haftaki konusu merak ediliyor. 11 Ekim 2024 tarihli Cuma hutbesinin konusu resmi internet sitesinde yayımlayan Diyanet'in rehberliğinde merak edilenleri haberimizde derledik. İşte ayrıntılar...

11 EKİM CUMA HUTBESİ KONUSU

11 Ekim 2024 tarihli Cuma hutbesinin konusu 'KÖTÜLÜĞE DÜZGÜNLÜKLE PÜRÜZ OLALIM' olarak belirlendi.

KÖTÜLÜĞE DÜZGÜNLÜKLE PÜRÜZ OLALIM

Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum ayet-i kerimede Aziz Rabbimiz şöyle buyuruyor: "...İyilik ve takvâ konusunda yardımlaşın, günah ve haksızlık yolunda yardımlaşmayın…" Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyuruyor: "Hayırlınız, kendisinden uygunluk beklenilen ve kötülüğünden emin olunandır. Şerliniz ise kendisinden güzellik beklenilmeyen ve kötülüğünden de emin olunmayandır."

Aziz Müminler!

Yüce dinimiz İslam'ın gönderiliş gayelerinden biri de yeterliliğin yeryüzüne hâkim olması, berbatlığın ortadan kaldırılmasıdır. İslam, bunun yolunu bizlere göstermiştir. Bu yol, emr-i bi'l-ma'rûf nehy-i ani'lmünker, yani düzgünlüğü emretmek, berbatlıktan sakındırmaktır. Gerçek, hoş ve iyi şeyleri yapmak; yanlış, berbat ve ziyanlı şeylerden kaçınmaktır.

Kıymetli Müslümanlar!

Hayat rehberimiz Kur'an-ı Kerim, güzelliğin merkezine, imanı, ibadetleri ve hoş ahlakı yerleştirmiştir. Düzgünlükte, takvada ve hayırda yarışımızı, her türlü berbatlıktan uzak durmamızı emretmiştir. Böylece yeterliliğin; his ve niyetten kelam ve davranışlara kadar hayatımızın her alanına yansımasını istemiştir. Yeterliliğin yeryüzündeki en büyük temsilcisi Peygamberimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.s) ise, herkesin huzur içinde yaşayabileceği bir dünya inşa etmek için çalışmış, ümmetini de bu istikamette çalışmaya teşvik etmiştir. Kin ve nefretin esiri olmuş gönülleri, merhametten mahrum vicdanları hikmetle, sevgiyle ve bilgiyle yoğurmuş, bütün insanlığa örnek olacak yeni bir medeniyet inşa etmiştir.

Değerli Müminler!

Gerçek yeterliliğin özünde; Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaba ve peygamberlere iman etmek vardır. Kulluk ve sorumluluk şuuruyla bir ömür geçirmek vardır. Bilgiyi, sevgiyi, duayı, hüznü ve sıkıntısı paylaşmak vardır. Şiddetin her çeşidinden uzak durmak; elimizi haramdan, lisanımızı palavradan, kalbimizi öfke ve husumetten korumak vardır. Sevgiden mahrum kalplere, İslam'ın rahmet yüklü iletilerini ulaştırmak vardır. İnsanın fıtratını bozan, ahlakını zayıflatan, düşmanlığa, kin ve nefrete sevk eden kötülük yollarını kapatmak vardır. Hâsılı; kendimize, ailemize, etrafımıza ve bütün yaratılmışlara yalnızca Rabbimizin isteğini umarak şefkat ve merhametle davranmak vardır.

Aziz Müslümanlar!

Maalesef, günümüzde kötülük ve berbatlar insanlığın gündeminde daha fazla yer tutuyor. Dünyamızı berbatlıklar kuşatıyor. Yeryüzünü ifsat edenlerin sesi ıslah etmek isteyenlerden daha fazla çıkıyor. Barışın yerini savaş, merhametin yerini şiddet, sevginin yerini nefret almaya başlıyor. Berbatlığı yaygınlaştırmak isteyenler; ziyanlı akımlar, sapkın ideolojiler ve makûs alışkanlıklar ile çocuklarımızı ve gençlerimizi ulusal ve manevi değerlerimizden uzaklaştırmak istiyor. Onların tertemiz fıtratlarını bozmaya çalışıyor. Yaşanan bütün bu aksilikler karşısında her birimize vazife ve sorumluluklar düşmektedir. Bize düşen, üzere emredildiği ayetinde güzellikte yarışmaktır. Durum ve koşullar ne olursa olsun, her daim yeterliliği yaşamak ve yaşatmak, berbatlığın ve berbatların karşısında durmaktır. Çocuklarımızın ve gençlerimizin hem gerçek hayatta hem de sanal mecralarda güzel beşerlerle birlikte olmaları, berbatlardan uzak kalmaları için uğraş göstermektir. Onlara şefkat ve merhametle muamele etmektir. Onları sahih ve hakikat bilgiyle aydınlatmak, Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in hoş ahlakıyla buluşturmaktır. Unutmayalım ki, yeryüzünü yeterlilik imar edecek, dünyayı yaşanılır hale düzgünler getirecektir.